Obsesif Kompulsif Bozukluk Nedir?
Obsesif kompulsif bozukluk (OKB),
insanlarda obsesyon adı verilen sürekli tekrar eden kişiyi rahatsız eden
düşünce kalıplarıdır. Bu düşünce kalıplarının rahatsızlığını gidermek için kişi
sürekli tekrar eden davranışlarda bulunmaktadır. Obsesif kompulsif bozukluk
yaşayan kişiler, kontrol edemedikleri bu düşünce, korku veya görselleri
saplantı haline getirirler. Bu saplantı hali hep kişiyi hem de kişinin
çevresindeki diğer insanların hayatını zorlaştırabilir. Kişi bu takıntıları
görmezden gelmeye çalıştıkça stresi artar ve bu durum kişi üzerinde daha büyük
bir baskı oluşturur. Obsesif kompulsif bozukluğun hem biyolojik hem de çevresel
etkenlerden kaynaklı nedenleri olabilir. Kirlenme korkusu, aşırı temiz olma, düzenli
ve simetrik olma, bir şeyleri sayma, el sıkışmaktan rahatsızlık duyma, sürekli
bir şeyleri kontrol etme ihtiyacı duyma gibi belirtileri olabilir. Bu
belirtiler kişiden kişiye göre değişiklik göstermektedir.
Obsesif kompulsif bozukluk, kendi
kendisine düzelme gösteremez mutlaka bir uzman yardımına başvurulması
gerekmektedir. Bazı danışalar saplantı bozukluğu davranışın belirtilerinden
utandıkları için terapiye başvurmazlar. Bilişsel davranışçı terapi, ilaç
tedavisi Obsesif kompulsif bozukluk tedavisinde sıklıkla başvurulan tedavi
yöntemlerinden bazılarıdır. Bilişsel davranışçı terapide, bireyi rahatsız eden
bu obsesif düşüncelerinin ve bu düşüncelere bağlı olarak geliştirdiği kompulsif
davranışların neden kaynaklandığı, ne gibi etkenler tarafından tetiklendiğini
anlamasına yardımcı olmaktadır. Böylelikle bireylerin bu etkenlerden
kaçınmasını değil bu etkenlerin üzerinde çalışarak hastalığı yenmesini sağlar.
İlaç tedavisi alan kişiler, bir iki ay sonra ilaçların etkisini görmeye
başlarlar. Ancak tam etkinin alınabilmesi için üç, dört ay geçmelidir. Bu iki
tedavi yöntemi ayrı ayrı kullanıldığı gibi birlikte kullanıldığı tedavilerde
vardır. Tedavi sonuçlarına göre iki tedavi yöntemi de oldukça başarılı
bulunmuştur ama iki tedavi yönteminin ortaklaşa kullanıldığı tedavilerden daha
başarılı sonuçlar elde edilmiştir.
Tedavi ile sağlığına kavuşan hastaların, kişilerin
yaşamlarını sınırlandıran obsesyonların ortadan kalkmasıyla beraber, tedavi
sonrasında yaşam kaliteleri, kişiler arası ilişkilerinin, eğitim ve mesleki
başarılarının önemli ölçüde arttığı gözlemlenmiştir.